BİRLİK BERABERLİK Mİ TESLİMİYET Mİ?

BİRLİK BERABERLİK Mİ TESLİMİYET Mİ?


Sömürgecilerin en çağdaş,en modern ve teknolojinin tüm imkanlarını zorlayan ordusuyla;ulusların akıllarını da tutsak alan iletişim ve propaganda yağmuruyla;tüm yabancı ve yerli işbirlikçilerin desteği ile artık gücünün engellenemez boyutlara ulaştığını sandığı imparatorluğunu ve dünya egemenliğini ele geçirmek için Orta doğudaki planlarını gerçekleştirmek amacıyla yaptığı tüm kabul edilemez faaliyetler karşısında sağlam bir bilince,birliğe,beraberliğe ve umuda çok ihtiyacımız var.



Yurdunu,birlik ve beraberliğine kast edenlere karşı savunan,koruyan kişiye terörist diyebilme cesaretini ve alçaklığını gösteren satılmış ve kiralanmış medya mensuplarının,milletimizin aklını karıştırarak vatanseverlik olgusunu ve bilincini yok etmek için dış güçlere canla başla hizmet ettiği;zıt kutuplar yaratarak milletimizi hem zihni hem de bölgesel anlamda ayrımcı bir tutum ve yaklaşımla birbirinden kopardığı bu dönemde;sağlam bir bilince,birliğe,beraberliğe ve umuda çok ihtiyacımız var.



Küresel bir sorun olan emperyalizmin bütün cihana meydan okuduğu günümüzde,onun yaptıklarını meşru bulan vatanseverliğin düşmanları kelimenin tek anlamı ile alçaktır.Kendileri küresel sermayenin kölesi olduklarından herkesin bu güç karşısında boyun eğmesini,alçalmasını isteyen işbirlikçileri ile birlikte bu küresel güce karşı yurt savunması yapan,kendi milli değerlerini savunan kişinin yada milletin terörist değil,vatansever ve kahraman olduğu bilincine çok gereksinimiz var.



Korku imparatorluğu yaratılarak yalanlarla dolanlarla takiyyeler ile küresel güçlerin tekeline girmiş zihniyetlerin baskıcı tutumları karşısında sadece Ortadoğu değil tüm dünyada işbirlikçi zihniyeti yaratılarak ulus devlet bilincine son verilmeye çalışıldığı şu günlerde her zamankinden daha büyük bir kenetlenme göstermeli birlik ve beraberliğimizi en üst seviyeye çıkarmalıyız.



Şimdi kendimize şu soruları sormalıyız.Ulusal kurtuluş savaşını kazanan büyük Türk milletinin evlatları olarak şanlı tarihimizin onuruna sahip çıkıp küresel ve işbirlikçi korku imparatorluğuna karşı bağımsızlığımızı koruyabilecekmiyiz yoksa yarım yüzyıldır süren bağımlılık politikalarını daha da ağırlaştırarak onurlu tarihimize yazık mı edeceğiz?



Bütün bu olumsuzluklar karşısında memleketimizin geldiği nokta konusunda endişe duyanlar olduğu gibi bu gidişe ses çıkarmayanlar ve sessiz kalanlarda mevcuttur.Onlardan beklediğimiz en azından utanmalarıdır.

Tabi UYANIP utanırlarsa.