Soner AKTAŞ ®™ █║▌│█│║▌║││█║
Hoşgeldiniz.

sizde sitemizin tüm içeriğinden faydalanmak istiyorsan üye olun veya üye iseniz giriş yapınız iyi forumlar .

Soner AKTAŞ ®™ █║▌│█│║▌║││█║
Hoşgeldiniz.

sizde sitemizin tüm içeriğinden faydalanmak istiyorsan üye olun veya üye iseniz giriş yapınız iyi forumlar .

Soner AKTAŞ ®™ █║▌│█│║▌║││█║
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Soner AKTAŞ ®™ █║▌│█│║▌║││█║

Welcome to the site & Siteye Hoşgeldiniz.

 
AnasayfaAnasayfa  GaleriGaleri  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Arama
 
 

Sonuç :
 
Rechercher çıkıntı araştırma
Galeri
İRAN'DAN GELEN BİR MEKTUP Empty
Kimler hatta?
Toplam 3 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 3 Misafir

Yok

Sitede bugüne kadar en çok 141 kişi 5/14/2011, 14:38 tarihinde online oldu.
En son konular
» Peki bunlari biliyormuydunuz
İRAN'DAN GELEN BİR MEKTUP Empty7/8/2011, 11:46 tarafından Nymphadora.*

» Benden avatarlar .
İRAN'DAN GELEN BİR MEKTUP Empty7/8/2011, 11:42 tarafından Nymphadora.*

» TÜM YALANLARA HAYIR!!!!!!
İRAN'DAN GELEN BİR MEKTUP Empty7/8/2011, 11:20 tarafından Nymphadora.*

» Dünyalar kadar seviliyosun (:
İRAN'DAN GELEN BİR MEKTUP Empty7/8/2011, 11:04 tarafından Nymphadora.*

» Soner aktas`in youtube sitesindeki özel videolari..
İRAN'DAN GELEN BİR MEKTUP Empty7/8/2011, 11:03 tarafından Nymphadora.*

» Antalya Manzara Resimleri..
İRAN'DAN GELEN BİR MEKTUP Empty7/8/2011, 11:00 tarafından Nymphadora.*

» Ben
İRAN'DAN GELEN BİR MEKTUP Empty7/8/2011, 10:51 tarafından Nymphadora.*

» İTAAT EDENLER GİDECEK BİAT EDENLER GELECEK..!
İRAN'DAN GELEN BİR MEKTUP Empty12/31/2010, 05:46 tarafından Admin

» Şimdi tanıdınmı beni ?
İRAN'DAN GELEN BİR MEKTUP Empty12/17/2010, 08:55 tarafından Admin

Sosyal yer imi
Sosyal yer imi reddit      

Sosyal bookmarking sitesinde SoNeR AkTaŞ adresi saklayın ve paylaşın

Sosyal bookmarking sitesinde Soner AKTAŞ ®™ █║▌│█│║▌║││█║ adresi saklayın ve paylaşın
Anket
Forum

 

 İRAN'DAN GELEN BİR MEKTUP

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 132
Puan : 655
Kayıt tarihi : 03/10/09
Nerden : Antalya & Almanya

Kişi sayfası
Rep Gücü :
İRAN'DAN GELEN BİR MEKTUP Left_bar_bleue1000/1000İRAN'DAN GELEN BİR MEKTUP Empty_bar_bleue  (1000/1000)

İRAN'DAN GELEN BİR MEKTUP Empty
MesajKonu: İRAN'DAN GELEN BİR MEKTUP   İRAN'DAN GELEN BİR MEKTUP Empty9/22/2010, 10:18

İRAN'DAN GELEN BİR MEKTUP
İranlı bir kişinin Türkiye hakkIndaki izlenimleri...............MOHSEN YAZD' IN MEKTUBUGelecekteki Türk İslam Devleti Başkanının 'Fetullah Gülen olacağını ve Başbakan' ın neden hiçbir ilişkimiz olmayan Tanzanya isimli garip bi ülkeye ziyarete gittiğini daha iyi anlayın.... NE OLUR BUNA DA KOMPLO TEORİSİ DEMEYİN ARTIK ÇÜNKÜ BELKİ DE SİZ BU MAİLİ OKUDUĞUNUZDA, RTE Türk İslam Cumhuriyeti Başkan Adayı Fetullah GÜLEN' E saygılarını sunuyor olacaktır. Sevgili Türkiye' deki dostlarım ve kardeşlerim, Devrim sırasında devrim muhafızları tarafından önce tecavüz edilip, daha sonrada ipe gönderilen çok sevgili kız kardeşim Mehtab' ın anısına... Bu mektubu sizlere yazmamdaki neden bizim 30 sene kadar önce yaşadığımız o talihsiz ve karanlık günün Türkiye için de yaklaşıyor olduğunu görmem ve bundan daha derin olarak kalbimde hissetmem oldu. Türban yasasının meclisteonaylandığı tarihin İran İslam devriminin olduğu güne denk gelmesi kalbimde bunun ilahi bir güçten gelen uyarı fişeği olduğu hislerini uyandırdı ve bu mektubu kaleme almaya karar verdim. Biliyorum hepiniz kalbinizde karanlığın otoritesini hissettiniz. Karanlık otorite gelmeden hissettirdi yaklaştığını. İran İslam devriminden 1 hafta kadar önce Türkiye' ye gecen, uzun bir sure burada yaşayan ve daha sonra Kanada' ya iltica eden ve hâlihazırda bu ülkede felsefe öğretmenliği yapan bir İran' lıyım. ******' ün aydınlık Türkiye' sini çok seviyorum ve yüreğim kan ağlayarak İran' da 'O gün' gelmeden önceki olayların sanki bir tekrarını sinemada izliyor gibi Türkiye' de görüyorum. Yobaz karanlığında hunharca katledilen kız kardeşimin anısına sizlere yalvarıyorumki, sakin olmaz demeyin! Sakin Türk Ordusu olduğu sürece olamaz demeyin çünkü aşağıda anlatacağım gibi ogüngeldiğinde tüm orduların eli kolu bağlanabilir. Bizim ailemiz İran'da laik, sol görüşlü ve aydın bir aile idi. Devrimden 1 ay önce bize bile söyleselerdi 1 ay sonra durum bu olacak diye biz bile güler geçerdik, 'deli misin?' diye sorardık belki de. Belki de derdik ki 'Şah'ın bu güçlü ordusunu nasıl yeneceklerde Şeriat karanlığını getirecekler? Sizlere önce Iran İslam devriminin nasıl geliştiğini kısaca anlatmak istiyorum çünkü Türkiye'deki gelişmelerle çok büyük benzerlikler mevcut. İRAN İSLAM DEVRİMİNİ BAŞARIYA GÖTÜREN AYAKLAR: 1-Büyük kesimi fakirleşen halk dincilerin pençesine düştü. Bu halk yiyecek, giyecek gibi ufak yardımlarla onların safına çekildi. Beyinleri yıkandı ve Fakirliklerinin temelinde kirli ve dinsiz rejim olduğu benliklerine yazıldı. Açlıkla boğuşan halk bu cehaletin pençesine kolaylıkla düştü ve rejime düşmanlaştı.(ÇOK FAKİRLEŞEN TÜRK HALKINADA AYNI ŞEYLER YAPILIYOR) 2-Hep demokrasi ve özgürlük dendi. Humeyni devrimi yapana kadar hep demokrasi ve özgürlük vaatetti. Bu şekilde birçok sol görüşlü insanlarıda kendi saflarına çekti. Bu insanlar devrim akabinde ipe giden ilk insanlar oldu.(TÜRKIYE'DE HEP DEMOKRASİ VE ÖZGÜRLÜK DİYORLAR) 3-Emir komuta zincirinde yapılanmış olan din adamları halkı kontrol altına aldı.(BAŞI ABD'DE YASAYAN FETHULLAH GÜLEN VE TARİKAT'IN YAPILANMA BİÇİMİ OLAN 'ABI' YAPILANMASI BUEMİRKOMUTA ŞEKLİDİR VE DEVRİMİN EN ÖNEMLİ AYAKLARINDAN BİRİSİ BU EMİR KOMUTA YAPILANMASIDIR. BU EMİR KOMUTA YAPILANMASI DEVRİMİN HALK ORDUSUDUR VE DEVRM SIRASINDA BU EMİR KOMUTA ÇOK KISA ZAMANDA ÇOK BÜYÜK KİTLELERE EGEMEN OLUR.) 4-Kargaşa ve kaos ortamında askeri Kışlalar basıldı. Ellerinde Kur'an ile kışlalar ele geçirildi.(BU AYAĞA ÇOK DİKKAT EDELİM ÇÜNKÜ DEVRİM SIRASINDA TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNİ ELE GEÇİRMENİN EN ANAHTAR AYAĞI BUDUR.) Türk silahlıkuvvetleri bildiğim kadarı ile 600-800,000 kişiden oluşan bir kuvvettir. Yalnız unutulmaması gereken gerçek bu ordunun ancak%0,1(Binde Bir) lik bir bölümü rejimin muhafızıdır. Yani Harp okullarında eğitim görmüş subaylar ancak bu kadardır.Geri kalan %99.99 er rejim muhafızı değildir. Onlar emirlere göre hareket eden vücut parçalarıdır. Beyin olan ise az sayıdaki subaylardır. İran devriminde kargaşa ve kaos ortamında kışlaları basan yobazların ellerinde Kur'an ile erleri geçerek direnen subay ve komutanları katlettiler. Burada kilit nokta ellerinde Kur'an ile harekete gecen büyük halkkitlelerine karşı erlerin silah kullanmakta zorlanacağı gerçeğidir. Zaten kullansalar bile cahil ve beyni yıkanmış halköyle bir kudretle kışlalara saldırmıştır ki sonunda kışlalar teslim alınmıştır. O askerin açtığı ateş sonucu halktan çok ölen olmuştur ama sonuçta bir noktada erler silah bırakmak durumunda kalmışlardır. Erin kendi başına alacağı savaş inisiyatifi düşmana karşıdır. Ama büyük kitleler halinde ve ellerinde kuranlarla üzerine gelen kendi halkına karşı bu kararlılığı göstermesi mümkün olamaz. Yani er buna bir noktadan sonra direnmez yâda direnemez. Çünkü o er karşısındakinin karanlık bir devrim yapacak olan insanlar olduğunu bilecek bilinçte de değildir, kaybedeceği aydınlığın ne olduğunu da. Bunu bilecek olan sadece subaylardır. Ve kanlarının son damlasına kadar savaşacak olanlarda bu konuda aydınlanmış Türk subaylarıdır. Ama yukarda bahsettiğim üzere onlar ordunun sadece ve sadece en fazla binde birini teşkil ederler. Yani devrimin asıl savunucusu Türk ordusunun tümü değildir, sadece subay kademesidir ve erlerin durduğu ve etkisizleştirildiği noktada o subay kademesinin yok edilmesi kolay olacaktır. İran'da ordu bu şekilde etkisiz hale getirilmiştir. 'Er düşman işgali durumunda durmaz ve etkisizleştirilemez, sonuna kadar da savaşır, ama büyük bir kudretle gelen kendi halkı karşısında durabilir.' Şu aşamada aldıkları bu büyük ivme ve arkalarındaki çok büyük güçler ile onları normal yollardan durdurmak çok zor olacaktır. Ve bunların durdurulmadan hareket edeceği her gün ivme ve güçlerini artıracak ve işi zorlaştıracaktır. Silahlıkuvvetler ne kadar erken hareket ederse o kadar iyi olur. Sonra geç olabilir. Silahlı kuvvetlerin şu veya bu neden ile eli kolu bağlı ise ki öyle görünüyor bu durumda silahlı kuvvetler 'O GÜN' geldiğinde kışlalarını nasıl muhafaza edeceğinin planını çok iyi yapmalıdır. Çünkü kilit bu noktadır. Silahlı kuvvetler etkisiz hale getirilemediği müddetçe devrim başarıya ulaşamaz. Bu nedenle her askeri kışlaya normal erlerin haricinde kışlalarıkanının son damlasına kadar savunacak 'ÖZEL CUMHURİYET DEVRİM MUHAFIZLARI BİRLİKLERİ' oluşturulmalı ve bunların böyle büyük bir halk hareketine karşı erlerden önce devreye girip, erler şaşkınlıklarını üzerlerinden atana kadar çatışmaya girmeleri sağlanmalı ve burada kazanılacak vakit ile gerideki subaylar erlerin dağılmasının önüne geçmelidir. Yani ordunun esas gücü ve gövdesi olan erlerin kontrolü kesinlikle kaybedilmemelidir. İran ordusunun böyle bir hazırlığı olmadığı için gafil avlandı. Oluşturulacak olan 'ÖZEL CUMHURİYET DEVRİM MUHAFIZLARI BİRLİKLERİ' yobazlar ile çatışırken, erlerde üzerlerindeki şaşkınlığı atacaklar ve subayların organizasyonu ile çatışmalara destek vereceklerdir. Oluşturulacak 'ÖZEL CUMHURİYET DEVRİM MUHAFIZLARI BİRLİKLERİ' çok özel eğitilmeli ve de ******'e vedevrimlerine canı pahasına savunacak şekilde inanmış olmalıdırlar. Aksi halde basarîsizlik kaçınılmazdır. Çünkü enson Lübnan'da gördüğümüz üzere davasına inanmış birkaç yüz Hizbullah Militanı dünyanın en iyi ordularından birisi olanİsrail ordusunu ağır zayiatlarla yenilgiye uğrattı.. Sevgili dostlar ve kardeşler, elimden geldiğince sizleri bilgilendirmeye çalıştım çünkü aydınlığı savunmak durumunda olan sizler İran'ın geçtiği bu karanlık tüneli anlamak durumundasınız. İran'ın bu acı tecrübesi sizlerin uyanık olması için bir şans olur umarım. İran'ın devrimin hemen önceki zamanları belki bugünün Türkiye' sinden bile daha moderndi Yani olmaz, olmaz demeyin. Birgün ABD'de ikamet eden Fethullah Gülen' in ülkenin başına geleceği ihtimaline imkânsız gözü ile bakılmamalıdır. Tarih tekerrür etmeden tedbirler şimdiden ivedilikle alınmalıdır. Benim çok sevgili kız kardeşim Mehtab anısına yapabileceğim bu kadar. Elimden geldiğince sizleri bilgilendirmeye çalıştım. Ama sizin geride kalan, aydınlık yarınlar bekleyen kızlarınız, kardeşleriniz, çocuklarınız ve Mehtab'lariniz içinyapabileceğiniz çok şeyler var. Karanlık 'O Gün' çökmeden önce ****** Turkiye'sine... Yapabileceğiniz ilk şey bu yazıyı bildiğiniz, tanıdığınız herkese ulaştırarak daha fazla insanı uyandırmak olabilir. O acı çok büyük acı sevgili kardeşler, anlatmak istemiyorum içinizi karartmamak için ama sevgili kardeşim Mehtab keşke bu dünyaya gelmemişolsa idi de 'O gün' o acı sonu yaşamamış olsa idi o karanlık ve pis yobaz şehvetinin pençesinde. Allah sizleri ve ****** Türkiyesi'ni korusun o yobaz karanlığının sevgili kardeşim Mehtab'a gösterdiği acı sondan. Anlatamıyorum onu yobazların nasıl katlettiğini, elim varmıyor yazmaya, dilim gitmiyor anlatmaya... . MOHSEN YAZD

İranlı bir kişinin Türkiye hakkIndaki izlenimleri...............
MOHSEN YAZD' IN MEKTUBU Gelecekteki Türk İslam Devleti Başkanının 'Fetullah Gülen olacağını ve Başbakan' ın neden hiçbir ilişkimiz olmayan Tanzanya isimli garip bi ülkeye ziyarete gittiğini daha iyi anlayın.... NE OLUR BUNA DA KOMPLO TEORİSİ DEMEYİN ARTIK ÇÜNKÜ BELKİ DE SİZ BU MAİLİ OKUDUĞUNUZDA, RTE Türk İslam Cumhuriyeti Başkan Adayı Fetullah GÜLEN' E saygılarını sunuyor olacaktır. Sevgili Türkiye' deki dostlarım ve kardeşlerim, Devrim sırasında devrim muhafızları tarafından önce tecavüz edilip, daha sonrada ipe gönderilen çok sevgili kız kardeşim Mehtab' ın anısına... Bu mektubu sizlere yazmamdaki neden bizim 30 sene kadar önce yaşadığımız o talihsiz ve karanlık günün Türkiye için de yaklaşıyor olduğunu görmem ve bundan daha derin olarak kalbimde hissetmem oldu. Türban yasasının meclisteonaylandığı tarihin İran İslam devriminin olduğu güne denk gelmesi kalbimde bunun ilahi bir güçten gelen uyarı fişeği olduğu hislerini uyandırdı ve bu mektubu kaleme almaya karar verdim. Biliyorum hepiniz kalbinizde karanlığın otoritesini hissettiniz. Karanlık otorite gelmeden hissettirdi yaklaştığını. İran İslam devriminden 1 hafta kadar önce Türkiye' ye gecen, uzun bir sure burada yaşayan ve daha sonra Kanada' ya iltica eden ve hâlihazırda bu ülkede felsefe öğretmenliği yapan bir İran' lıyım. ******' ün aydınlık Türkiye' sini çok seviyorum ve yüreğim kan ağlayarak İran' da 'O gün' gelmeden önceki olayların sanki bir tekrarını sinemada izliyor gibi Türkiye' de görüyorum. Yobaz karanlığında hunharca katledilen kız kardeşimin anısına sizlere yalvarıyorumki, sakin olmaz demeyin! Sakin Türk Ordusu olduğu sürece olamaz demeyin çünkü aşağıda anlatacağım gibi ogüngeldiğinde tüm orduların eli kolu bağlanabilir. Bizim ailemiz İran'da laik, sol görüşlü ve aydın bir aile idi. Devrimden 1 ay önce bize bile söyleselerdi 1 ay sonra durum bu olacak diye biz bile güler geçerdik, 'deli misin?' diye sorardık belki de. Belki de derdik ki 'Şah'ın bu güçlü ordusunu nasıl yeneceklerde Şeriat karanlığını getirecekler? Sizlere önce Iran İslam devriminin nasıl geliştiğini kısaca anlatmak istiyorum çünkü Türkiye'deki gelişmelerle çok büyük benzerlikler mevcut. İRAN İSLAM DEVRİMİNİ BAŞARIYA GÖTÜREN AYAKLAR: 1-Büyük kesimi fakirleşen halk dincilerin pençesine düştü. Bu halk yiyecek, giyecek gibi ufak yardımlarla onların safına çekildi. Beyinleri yıkandı ve Fakirliklerinin temelinde kirli ve dinsiz rejim olduğu benliklerine yazıldı. Açlıkla boğuşan halk bu cehaletin pençesine kolaylıkla düştü ve rejime düşmanlaştı.(ÇOK FAKİRLEŞEN TÜRK HALKINADA AYNI ŞEYLER YAPILIYOR) 2-Hep demokrasi ve özgürlük dendi. Humeyni devrimi yapana kadar hep demokrasi ve özgürlük vaatetti. Bu şekilde birçok sol görüşlü insanlarıda kendi saflarına çekti. Bu insanlar devrim akabinde ipe giden ilk insanlar oldu.(TÜRKIYE'DE HEP DEMOKRASİ VE ÖZGÜRLÜK DİYORLAR) 3-Emir komuta zincirinde yapılanmış olan din adamları halkı kontrol altına aldı.(BAŞI ABD'DE YASAYAN FETHULLAH GÜLEN VE TARİKAT'IN YAPILANMA BİÇİMİ OLAN 'ABI' YAPILANMASI BUEMİRKOMUTA ŞEKLİDİR VE DEVRİMİN EN ÖNEMLİ AYAKLARINDAN BİRİSİ BU EMİR KOMUTA YAPILANMASIDIR. BU EMİR KOMUTA YAPILANMASI DEVRİMİN HALK ORDUSUDUR VE DEVRM SIRASINDA BU EMİR KOMUTA ÇOK KISA ZAMANDA ÇOK BÜYÜK KİTLELERE EGEMEN OLUR.) 4-Kargaşa ve kaos ortamında askeri Kışlalar basıldı. Ellerinde Kur'an ile kışlalar ele geçirildi.(BU AYAĞA ÇOK DİKKAT EDELİM ÇÜNKÜ DEVRİM SIRASINDA TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNİ ELE GEÇİRMENİN EN ANAHTAR AYAĞI BUDUR.) Türk silahlıkuvvetleri bildiğim kadarı ile 600-800,000 kişiden oluşan bir kuvvettir. Yalnız unutulmaması gereken gerçek bu ordunun ancak%0,1(Binde Bir) lik bir bölümü rejimin muhafızıdır. Yani Harp okullarında eğitim görmüş subaylar ancak bu kadardır.Geri kalan %99.99 er rejim muhafızı değildir. Onlar emirlere göre hareket eden vücut parçalarıdır. Beyin olan ise az sayıdaki subaylardır. İran devriminde kargaşa ve kaos ortamında kışlaları basan yobazların ellerinde Kur'an ile erleri geçerek direnen subay ve komutanları katlettiler. Burada kilit nokta ellerinde Kur'an ile harekete gecen büyük halkkitlelerine karşı erlerin silah kullanmakta zorlanacağı gerçeğidir. Zaten kullansalar bile cahil ve beyni yıkanmış halköyle bir kudretle kışlalara saldırmıştır ki sonunda kışlalar teslim alınmıştır. O askerin açtığı ateş sonucu halktan çok ölen olmuştur ama sonuçta bir noktada erler silah bırakmak durumunda kalmışlardır. Erin kendi başına alacağı savaş inisiyatifi düşmana karşıdır. Ama büyük kitleler halinde ve ellerinde kuranlarla üzerine gelen kendi halkına karşı bu kararlılığı göstermesi mümkün olamaz. Yani er buna bir noktadan sonra direnmez yâda direnemez. Çünkü o er karşısındakinin karanlık bir devrim yapacak olan insanlar olduğunu bilecek bilinçte de değildir, kaybedeceği aydınlığın ne olduğunu da. Bunu bilecek olan sadece subaylardır. Ve kanlarının son damlasına kadar savaşacak olanlarda bu konuda aydınlanmış Türk subaylarıdır. Ama yukarda bahsettiğim üzere onlar ordunun sadece ve sadece en fazla binde birini teşkil ederler. Yani devrimin asıl savunucusu Türk ordusunun tümü değildir, sadece subay kademesidir ve erlerin durduğu ve etkisizleştirildiği noktada o subay kademesinin yok edilmesi kolay olacaktır. İran'da ordu bu şekilde etkisiz hale getirilmiştir. 'Er düşman işgali durumunda durmaz ve etkisizleştirilemez, sonuna kadar da savaşır, ama büyük bir kudretle gelen kendi halkı karşısında durabilir.' Şu aşamada aldıkları bu büyük ivme ve arkalarındaki çok büyük güçler ile onları normal yollardan durdurmak çok zor olacaktır. Ve bunların durdurulmadan hareket edeceği her gün ivme ve güçlerini artıracak ve işi zorlaştıracaktır. Silahlıkuvvetler ne kadar erken hareket ederse o kadar iyi olur. Sonra geç olabilir. Silahlı kuvvetlerin şu veya bu neden ile eli kolu bağlı ise ki öyle görünüyor bu durumda silahlı kuvvetler 'O GÜN' geldiğinde kışlalarını nasıl muhafaza edeceğinin planını çok iyi yapmalıdır. Çünkü kilit bu noktadır. Silahlı kuvvetler etkisiz hale getirilemediği müddetçe devrim başarıya ulaşamaz. Bu nedenle her askeri kışlaya normal erlerin haricinde kışlalarıkanının son damlasına kadar savunacak 'ÖZEL CUMHURİYET DEVRİM MUHAFIZLARI BİRLİKLERİ' oluşturulmalı ve bunların böyle büyük bir halk hareketine karşı erlerden önce devreye girip, erler şaşkınlıklarını üzerlerinden atana kadar çatışmaya girmeleri sağlanmalı ve burada kazanılacak vakit ile gerideki subaylar erlerin dağılmasının önüne geçmelidir. Yani ordunun esas gücü ve gövdesi olan erlerin kontrolü kesinlikle kaybedilmemelidir. İran ordusunun böyle bir hazırlığı olmadığı için gafil avlandı. Oluşturulacak olan 'ÖZEL CUMHURİYET DEVRİM MUHAFIZLARI BİRLİKLERİ' yobazlar ile çatışırken, erlerde üzerlerindeki şaşkınlığı atacaklar ve subayların organizasyonu ile çatışmalara destek vereceklerdir. Oluşturulacak 'ÖZEL CUMHURİYET DEVRİM MUHAFIZLARI BİRLİKLERİ' çok özel eğitilmeli ve de ******'e vedevrimlerine canı pahasına savunacak şekilde inanmış olmalıdırlar. Aksi halde basarîsizlik kaçınılmazdır. Çünkü enson Lübnan'da gördüğümüz üzere davasına inanmış birkaç yüz Hizbullah Militanı dünyanın en iyi ordularından birisi olanİsrail ordusunu ağır zayiatlarla yenilgiye uğrattı.. Sevgili dostlar ve kardeşler, elimden geldiğince sizleri bilgilendirmeye çalıştım çünkü aydınlığı savunmak durumunda olan sizler İran'ın geçtiği bu karanlık tüneli anlamak durumundasınız. İran'ın bu acı tecrübesi sizlerin uyanık olması için bir şans olur umarım. İran'ın devrimin hemen önceki zamanları belki bugünün Türkiye' sinden bile daha moderndi Yani olmaz, olmaz demeyin. Birgün ABD'de ikamet eden Fethullah Gülen' in ülkenin başına geleceği ihtimaline imkânsız gözü ile bakılmamalıdır. Tarih tekerrür etmeden tedbirler şimdiden ivedilikle alınmalıdır. Benim çok sevgili kız kardeşim Mehtab anısına yapabileceğim bu kadar. Elimden geldiğince sizleri bilgilendirmeye çalıştım. Ama sizin geride kalan, aydınlık yarınlar bekleyen kızlarınız, kardeşleriniz, çocuklarınız ve Mehtab'lariniz içinyapabileceğiniz çok şeyler var. Karanlık 'O Gün' çökmeden önce ****** Turkiye'sine... Yapabileceğiniz ilk şey bu yazıyı bildiğiniz, tanıdığınız herkese ulaştırarak daha fazla insanı uyandırmak olabilir. O acı çok büyük acı sevgili kardeşler, anlatmak istemiyorum içinizi karartmamak için ama sevgili kardeşim Mehtab keşke bu dünyaya gelmemişolsa idi de 'O gün' o acı sonu yaşamamış olsa idi o karanlık ve pis yobaz şehvetinin pençesinde. Allah sizleri ve ****** Türkiyesi'ni korusun o yobaz karanlığının sevgili kardeşim Mehtab'a gösterdiği acı sondan. Anlatamıyorum onu yobazların nasıl katlettiğini, elim varmıyor yazmaya, dilim gitmiyor anlatmaya... . MOHSEN YAZD
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://soner-aktas.yetkin-forum.com
 
İRAN'DAN GELEN BİR MEKTUP
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Vatandaşdan Gelen Uyarı..(Hastane Vakası)

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Soner AKTAŞ ®™ █║▌│█│║▌║││█║ :: Günün ve Gündemin Yorumu.-
Buraya geçin: